top of page
Yazarın fotoğrafıKaan Gurdil

Medusa'nın Hikayesi

Güncelleme tarihi: 7 Şub 2023


Antik çağlarda Medusa adında güzelliği ile herkesi kıskandıran, görenlerin bakmaya doyamadıkları, tüm tanrıları kendisine aşık eden bir kız yaşardı. Medusa o kadar güzeldi ki yeryüzünde güzelliği ile ona rakip olabilecek, onu kıskanmayacak bir kadın yoktu. Fakat Medusa kendisine sunulmuş bu emsalsiz güzelliği umursamayan, kendini tanrılara adamış bir kızdı, peşinde pervane olan binlerce erkek olmasına rağmen hiç evlenmemiş, iki kardeşiyle birlikte Athena'nın tapınağında rahibe olarak Athena'ya hizmet ediyorlardı. 3 kız kardeşten sadece Medusa ölümlüydü. Tanrıça Athena Medusa'yı gördüğündende herkes gibi o da güzelliğinden etkilenmiş, ancak kendisi kadar zeki ve güzel bulmadığı için onu umursamamıştı. Fakat denizler tanrısı Poseidon için aynı şeyi söylemek pek mümkün değildi. Poseidon Medusa'yı görür görmez aşık olmuştu, ancak bir ölümlüye aşık olduğu için aşağılanmaktan korktuğundan aşkını gizlemişti. Medusa ona bir bakanın bir daha kafasını çeviremeyeceği kadar güzel bir kızdı ve herkesin bakışları onun üzerindeydi. Medusa'yı bir türlü aklından çıkaramayan Poseidon bir süre sonra Medusa'yı takıntı haline getirdi ve Athena'nın tapınağında Medusa'ya zorla sahip oldu. Medusa kendisini aşağılanmış hissetse de Olimpiyalı tanrıları kızdırmaktan korktuğu için tapınakta kalmaya devam etti. Zaman içinde Athena bu olayı duydu ve bu olayı kendisine hakaret sayarak Medusa'yı çok kötü bir şekilde cezalandırmaya karar verdi. Poseidon her ne kadar bu olayı inkar etse de, dünyanın en güzel kadınının Athena olduğunu da söylese, bu Athena'yı sakinleştirmeye yetmedi. Ve Athena dünyanın en güzel kızını, dünyanın en çirkin yaratığına çevirmeye karar verdi.


Athena, Medusa ve kız kardeşlerini Gorgon denilen dünyanın en çirkin yaratıklarına çevirerek yer altına hapsetti. Bir zamanlar insanların bakmaya doyamadığı Medusa öyle lanetlenmişti ki artık kimse ona bakamayacaktı, çünkü Medusa'ya bakanlar taşa çevrilecekti. Güzelim saçları birer yılana dönüşmüşlerdi. O güzel gözleriyse bakanı taşa çevirmek üzere lanetlenmişlerdi. Poseidon Medusa'ya olan aşkını takıntı haline getirmişti, Athena ise ona olan öfkesini. Bu yaptıkları yetmezmiş gibi Medusa'yı dünyanın en ucuna Hyperborea'ya sürdü. Bu arada kimsenin haberi yoktu ama Medusa Poseidon'dan hamile kalmıştı. Ne yaparsa yapsın Athena'nın öfkesi dinmiyordu. Athena, Perseus'u Medusa'nın kafasını keserek öldürmesi için görevlendirdi ve tanrılar Perseus'a yardımcı olabilmek için onu silahlandırdılar. Hades görünmezlik miğferini, Hermes kanatlı sandaletlerini, Hepasteus herşeyi kesen kılıcını ve burası önemli! Athena yansıtıcı bir kalkan verdi ki böyle bir kalkan baktığı herşeyi taşa çeviren biri için çok tehlikeli bir silahtı. Perseus önce gri cadıları bulur, gri cadılar tek bir gözü paylaşan 3 yaşlı kadındılar ve bu gözle neyi ararsanız bulabiliyordunuz. Bu gözü gri cadılardan çalan Perseus kolayca Medusa'yı bulur ve kendisine verilen silahları kullanarak Medusa'ya gizlice yaklaşır ve yansıtıcı kalkanını bir ayna gibi kullanarak Medusa'nın taşa çevrilmesini sağlar. Perseus taşlaşan Medusa'nın başını keserek öldürdü. Hamile olan Medusa'nın gövdesinden kanatlı at Pegasus ve büyük savaşcı Hrisaor doğdu. Medusa'nın kardeşleri intikam için Perseus'u kovalasalar da Perseus görünmezlik miğferini kullanarak onlardan kurtulur. Medusa ölmesine rağmen başındaki yılanlar hala yaşamaktaydı ve Perseus dönüş yolunda bu fırsattan yararlanarak karşısına çıkanları taşa çevirmiştir. Bunlardan birinde dünyayı taşımakla yükümlü Atlas'ı taşa çevirmiş ve Atlas Dağları oluşmuştur. Perseus Olimpos'a döndüğünde Medusa'nın başını Athena'ya sundu ve Athena bu başı efsanevi kalkanına yapıştırdı. Artık savaşa giderken herkesi taşa çeviren bir güce

sahip olacaktı.

Medusa mitlerde bir canavar gibi anlatılsa da onun başı koruyucu bir muska,nazarlık gibi görülmüş ve büyük ve önemli binaları kötülüklerden koruması için Medusa kabartmaları kullanılmıştır. En önemli arkeollojik bulgulara İstanbul Sulatanahmet'te bulunan Yerebatan Sarnıcı'nda, Didim'deki Apollon Tapınağı'nda, Afrodisias ve Pergamon antik kentlerinde rastlanılmıştır.


Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentarios


bottom of page